muhteshambr  
 







filmler



La Haine,       Mathieu Kassovitz
 
 

‘La Haine’, kent yaþamý içindeki yabancýlaþma duygusunu, tüm yalýnlýðýyla yansýtan çarpýcý bir dýþa bakýþ filmidir. Paris varuþlarýnda yaþayan dört arkadaþtan biri polis tarafýndan dövülür ve hikaye onlarýn öc alma çabalarý üzerine kurulur. Bu yanýyla ‘La Haine’ (Nefret), genç Paris varoþlarýný boyutlandýran aðýr bir duygudur.

Filmin kahramanlarý, toplumun ‘görmezden gelen’ tavrýna karþý duyduklarý nefreti, sosyal davranýþ bozukluklarýyla topluma geri yansýtmaktadýrlar.  La Haine bir kent filmi olmasýna karþýn, kentin görülesi olmayan taraflarýný kendine mekan edinir ve burada yaþayan insanlarýn yaþamlarýna nesnel ve derinlikli bir bakýþ açýsýyla yaklaþýr.
 
 
 

Amadeus,        Milos Forman

Bu film, Peter Shaffer’in ortaya koyduðu bir Broadway klasiðinden uyarlanarak sinemaya aktarýlmýþ, yönetmeni Milos Forman’ýn, Çekoslovakya’nýn 1968’de yaþadýðý kriz sýrasýnda  ayrýldýðý Prag þehrine, kendine sonuna kadar inanýp güvenen sinamotografý Miroslav Ondricek ile birlikte geri dönmesini saðlamýþtýr. Amadeus, 18.yy’da ölen müzik dehasý Wolfgang Amadeus Mozart’ý kendine konu edinerek, o dönemin ‘efsanevi þehri’ Viyana’nýn çeþitli açýlýmlarýný sunar.

Bir týmarhanede, yaþlanmýþ kraliyet kompozitörü Salieri, genç Mozart’ýn Avusturya Ýmparatoru II. Joseph’in gözünde ilk parladýðý zamanlar olan otuz yýl öncesini hatýrlamaktadýr. Salieri, kabalýðýnýn yanýnda edepsiz tavýrlar sergileyen bu yeni yetmeye Tanrý’nýn bahþettiði ilahi deha ile onu kutsamasýnýn altýnda yatan nedeni bir türlü çözememiþtir. Oysa kendisi çok disiplinli ve kendini tamamýyla sanatýna adamýþ bir bestecidir. Mozart’ýn yeteneðiyle boy ölçüþemeyeceðinin farkýna vardýðýnda, nüfuzlu kiþiler arasýndaki etkisini kullanarak genç yeteði sabote etme giriþimlerini baþlatýr. Kendini gizemli bir yardýmsever kimliðine büründürerek ona "Requem"ini bestelettirir.  Bu ise onun tüm saðlýðýný, parasýný ve yaþamýný tüketir. Resmi ölüm yýlý oalrak kayýtlar 1791’i göstermektedir; yani öldüðünde sadece 35 yaþýndadýr.

Modasý geçmiþ anlatým dili söz konusu olunca, Mozart’ýn yaþamýndaki her acý dolu an, onun bestelerinden biri için filmin akýþýnýn kesilmesiyle verilmesi gereklidir. Bu filmde de bundan fazlasý yoktur. Ancak bu müzik dolu sahneler öyle tarzý olan bir biçimde sunulur ki varlýðýný baðýþlamak izleyici için artýk kaçýnýlmazdýr…

Modern Times,      Charlie Chaplin

"Ýlerleme"nin gücünün, çalýþan avam kesimin zararýna iþlemesi, yaralanma ve sakatlamalara neden olan, denetimsiz makineler üretiþi çok hoþ bir biçimde eleþtirilmiþtir.

Ukala bir boþta gezer olan Charlie, kültleþtirilmiþ, ilginin herþeyden çok onun üzerinde toplandýðý, ayný zamanda en zorba insandan daha aþaðýlýk ve sömürgeci ruhlu bir makinanýn varlýðý karþýsýnda, kendi kiþiliði ve görüntüsünü bir ikon olarak yansýtmaktadýr.

Hem Charlie hem makineler, Roland Barthes’ýn da aktardýðý gibi, "kapsadýðý herþeyin tüm günahlardan ari olduðu kollektif bir ahlakýn temelini oluþtururlar bize bu filmde" (1972:59). Ýzleyiciler hangisine þans tanýyacaktýr? Bedelini ödediði hatalarýyla(yaratýcýsý bir yana),doðru yolu bulan ve insani bir ikon olarak izlenen Charlie’ye mi yoksa, bir makine olarak somun sýkma saplantýsýyla þeytani Charlie’ye mi? Bir tahmin yürütmek o kadar da zor deðil; Charlie bu ikonlar arasýnda, sonunda kaybeden olur. 

Charlie, gerçek yaþamýnda da modernizasyon karþýsýnda çok uzun bir süre dayanamayacak ve önce yaptýðý filmleri seslenecek, sonunda bu durum çok yakýn bir tarihe kadar IBM’in, reklam kampanyasýnda onun ikonlarýný kullanmasýyla perçinlenecektir.
 
 

476
ziyaretçi sayýsý